Meslek hayatına 2020 yılında çekilen Aile Hükümeti dizisi ile başlayan Hazal Çağlar, adını Gönül Dağı dizisinde canlandırdığı belediye başkanının kızı Asuman karakteri ile duyurdu. Halen bu dizide dördüncü sezonunu yaşayan oyuncu, Ankara Beykent Üniversitesi Oyunculuk Bölümü'nü bitirdi. Ardından işletme fakültesine devam etti. Birçok oyuncu gibi meslek hayatına savaşarak başlayan Hazal Çağlar, hayallerini süsleyen mesleğinde emin adımlarla ilerliyor. “Doğrusu isterseniz bu yolda ailemin desteğini başlangıçta alamadım. Babam önceleri ısrarla karşı çıktı” diyen Çağlar, sorularımızı siz okurlarımız için cevapladı...
Aslında oynadığınız karakterle benzeşiyorsunuz. O da hayalleri uğruna savaşmayı seçmedi mi?
Doğru söylüyorsunuz. Ben de çok zorlu yollardan geçtim. Bir ara çok yalnız kalsam da kendime inancımı ve oyunculuğa olan aşkımı kimsenin yıpratmasına izin vermedim. Ve şimdi en çok istediğim yerde, setlerdeyim.
Oyunculuk yolunda yaşadığınız en zorlu süreçler hangileriydi?
Küçük yaşlardan istedim oyuncu olmayı. Konservatuvar okumak isterdim ama bazı şeyler sadece kısmet. Günün birinde bu hayalimle ailem çakışınca elbette ailemi seçtim. Babamı kıracağıma hayallerimi yok saymak çok daha doğruydu benim için. Eğitim hayatımdan itibaren onun hayallerini yaşamayı tercih ettim ve bir şirkete girip, çalışmaya başladım. Ama ne yalan söyleyeyim mutsuz oldum.
Ofislerden setlere geçmeyi nasıl başardınız?
İşten ayrılmıştım. O sıralarda menajerim Hasan Güngör ile tanıştım. O beni ikna etti. Ardından hemen bir film yaptık.
Oyunculuk sanki yetenek kadar gönül işi de...
Kesinlikle... Bu konuya dair keşfettiğim ilk şey o büyülü camdı. Televizyonda başka insanların hayat hikâyelerini izlemekti. Birinin bambaşka birini temsil etmesi fikri hoşuma gidiyordu. Bunu yapabilen sayısız hayat yaşayabiliyor demekti. O vakitler aynanın karşısına geçip televizyonda gördüğüm şeyi taklit etmeye çalışırdım. Bir gün ağlayan bir oyuncu izledim ve onun rolünü tekrar canlandırdım. Evet bir başka kişi olarak ağlayabiliyordum.
Bir kadın zoyuncu olarak ideallerinizi hangi star süslüyor?
Elbette Sinemanın Sultanı!. Türkan Şoray benim için oyunculuk ve duruş anlamında çok önemlidir. Bir film gestivali davetinde kendileriyle karşılşma imkanım da oldu. Onun güzelliği ve o Yeşilçam’daki etkisi benzersizdir.
Oyunculuğa geçiş yaptıktan sonra bu işi eğitimini aldınız mı?
Temel oyunculuk ve tiyatro eğitimi aldım. Sonra kamera önü oyunculuk eğitimleri aldım. Barış Yöş, Metin Balekoğlu gibi usta yönetmenlerden aldım bu eğitimleri. Daha sonra karakter yaratma analizleri gibi farklı eğitimler aldım. Oyuncu Caner Kurtaran da oyunculuk eğitimi verdi bana.
Gönül Dağı sizin ilk oyunculuk tecrübeniz mi?
Dizi olarak soruyorsanız, evet ilk dizi. Ancak daha önce “Aile Hükümeti” adlı uzun metrajlı bir filmde oynamıştım.
Sivrihisar’da zorlu şartlar altında çalışıyorsunuz. Çok zorlandığınız ve hüzünlendiğiniz sahneler oldu mu?
Gerçekten de Sivrihisar, yazıyla kışıyla apayrı zorluklar çıkarabiliyor insanın karşısına. Bu durum tüm ekip için zorlayan konuların başında geliyor. Gerçe zamanla alıştık, sanırım daha az etkileniyoruz. Ramazan ile Asuman’ın kavuşmak için savaş verdiği bölümler beni hüzünlendirmedi desem yalan olur.
Dizide Asuman olmasaydı kimi oynamak isterdiniz?
Hiç tartışmasız Keriman olurdu. Deli dolu, pek sınırlandırılmaktan hoşlanmayan, özgürlüğüne düşkün ve oldukça komik bir karakter. Onu oynamak isterdim sanırım. Erkek olsaydım kesinlikle Hüseyin olurdum Erdal abiye o kadar çok gülüyorum ki bazen onunla olan sahneleri çekerken çok zorlanıyorum.
Geldiğiniz bu noktadan sonra hayallerinizi neler süslüyor?
Ülkemde ses getirecek kaliteli işler yapmak istiyorum. Yurt dışına açılmak, yabancı mecralarda ülkemi temsil etmek tabii ki hayallerimin arasında…
Dizideki şarkıları gerçekten siz mi söylüyorsunuz?
Elbette. Diziye seçilmemdeki bence başlıca etkenlerden biriydi sesim. Yapımcımız o şarkılarda sesin de oyuncuya ait olmasını istiyordu. Ama elimdeki bğlamayı çalmaya maalesef bilmiyorum. Orada oyunculuk giriyor devreye.
Peki günün birinde müzik yapmak, albüm çıkarmak gibi bir düşünceniz var mı?
Müziği oyunculuğun içinde kullanmayı seviyorum. Bu tarz fikirlerim yok ancak gerçekten müziğe yönelmemle ilgili oldukça fazla teklif alıyorum. Albüm değil ama bir youtube kanalı açabilirim, benim için de farklı bir uğraş olur. Ama şu an için bu sadece bir fikir.
Gönül Dağı'nın, halkımızın güzel geleneklerini yansıtma konusunda özel bir misyonu var. Siz bu konulara dair neler düşünüyorsunuz?
Ben de Anadolulu, Erzincanlı bir ailenin evladıyım. Bizim ailemizin yaşantısında gelenek ve göreneklerimizin yeri çok özeldir. Dizide işlediğimiz o değerleri toplumun çoğunluğu terk etmiş olsa da benim ailemde hala yaşatılırlar. Zaten içinden geliyorum ben o değerlerin, o yüzden benim için de kıymetli ve önemliler.
Sanatçı, toplumsel meselelere karşı duyarlıdır. sizin bu konulardaki önceliğiniz nedir?
Çevre sorunları, eko sistemin bozulmasıyla ilgili çalışmalara daha çok yer verilmeli bence. Öte yandan kızlarımızın eğitim hakkını kullanabilmesi, kadınların her alanda daha çok var olabilmesi ile ilgili çalışmalara da destek vermeliyiz.
Oyuncunun formunu korumak diye bir derdi var. Neler yapıyorsunuz bu konuda?
Hayatım boyunca diyet yapabilen biri olmadım. Sanırım genetik olarak şanslıyım çok fazla yememe rağmen kilo almıyorum. Boş günlerimde İstanbul’a gidiyorum. Düzenli spor yapmaya başladım. Bana kendimi daha iyi hissettiriyor. Bunun dışında ailemle, arkadaşlarımla ve köpeğimle zaman geçiriyorum.
Sosyal medyada hayranlarınız her geçen gün artıyor sanki!..
Onları çok sevdiğimi söylemek istiyorum. Çünkü gerçekten bazen beni benden çok sevdiklerini düşünüyorum. En ufak bir fotoğraf ya da video paylaştığımda üstüne emek verip öyle şeyler yapıyorlar ki bazen gerçekten hayran kalıyorum.
Peki, set dışında neler yapıyorsunuz?
Set çok yorucu olduğu için fırsat bulduğum ilk an evime gidip dinlenmeye çekiliyorum. Kitap okuyor, arkadaşlarım ve ailemle vakit geçiriyorum. Yayına Hazırlayan: Canan Cangert
Yorumlar