Onu ATV ekranının ilginç dizilerinden Kertenkele’de Betül olarak izliyoruz. Güzel oyuncu ile oyunculuk geçmişini ve gelecek planlarını konuştuk…Oyunculuk bilinçli bir tercih miydi yoksa rastlantılarla mı bugünlere geldiniz?Önce biraz heves ve rastlantı tabii ki. Mesleğe, on altı yaşımda tiyatro ve kısa filmlerde çalışarak başladım. Sonrasında bu işi profesyonel olarak yapmak istediğimden sınavlara girdim. Güzel Sanatlar Fakültesi Oyunculuk bölümünden mezun olup o iş senin bu iş benim koşturdum!Sizi birileri bu yolda etkiledi mi?Çocukluğumda çevremdekileri güldürmek için yaptığım taklitler ve uydurma hikayelerimi saçmaca oynama şeklinde başladı diyebilirim. İlkokulda annemle babama yazdığım şiirlerin sonuna 'Ailenizin Starı'  Duygu Yıldız yazardım. Burdan da anlıyoruz ki, kimsenin haberi olmasa da küçük yaşta kendimi keşfetmişim:)) 'Aa! zamanında şu kişiden çok etkilendim' diyemiyorum. Kafamın içinde sürekli oynamaya iten bir hikayem olurdu, anneannem felçliydi ve o gülsün diye oynamak bende bir ihtiyaçtı.Kertenkele’nin Betül’üne gelirsek…Betül, küçük yaşta anne ve babasının ölümü ve abisiyle de yetimhanede kopmalarıyla birlikte aşırı hassas, çevresine duyarlı, hak-hukuk bilen kendini çok iyi yetiştirmiş bir doktordur. En büyük umudu ve inancı da abisini bulabilmek. Betül, yaşadığı zorluklara rağmen hayata sevgiyle tutunabilen,güçlü duran ve doğrularından ödün vermeyen bir karakter. İzleyiciyi gözünde de dobra/dürüst insan kimliğiyle kendini sevdiriyor.Dizinin özel bir mesajı var mı size göre?Bir adamın değişim hikayesi, adım adım doğruya yönelişi içinde bir sürü maceraya tanık oluyoruz. Hikaye hem kardeş hasreti hem de onu çaresiz bırakan yalanları üzerine kurulu aşk hayatını anlatıyor. Güldürdüğü kadar hüzünden de kopamayan izlenilesi bir dizi. Siz bu projede neden olmak istediniz?Kayıp kardeş hikayesi beni çok etkiledi. Yıllarca birbirlerine hasret yaşayıp hep bir umutla kavuşacakları günü bekleyen abi- kardeş durumu gerçekten etkileyici. Betül karakterini de sevdim çünkü daha önce deneyimlemediğim bir roldü ve kabul ettim.Bir projeye evet derken olmazsa olmazlarınız var mı?Bir kere projeye inanmalı ve karakteri sevmeliyim. Kendimi tekrarlamak değil de  farklı roller olsun isterim. Mesela ardarda üç projede yer aldım ve hepsi de benzer özelliklere sahip diyelim..bunun olmamasını tercih ederim. Ama ben yine de büyük konuşmayayım.‘Kayıt’ kelimesini duydugunuz an hisleriniz neler oluyor?Bilmem. Konsantre bir şekilde akıyoruz!Bazı oyuncular kendini seyredemez!Ben o konuda rahatım. Hem izler hem de eleştiririm.Oyunculuktaki rekabet sizce de acımasız mı?Aksine rekabet kelimesi hayatımın hiç bir alanına dahil olmadı. Cidden.  Ama çevremde örnekleri çok tabii ki. Ben bir seçim yaptım çok küçük yaşta ve insanların yaptıklarından ziyade kendime baktım. Yeri geldi işsiz kaldım ama bu işlerin sıkıntılı süreçleri olduğunu kabul edip yola devam ettim bir yerde. Ekran yüzü olarak daha yeniyim, süreci beraber göreceğiz!Oyunculuk dışında neler yapıyorsunuz?Şarkı yapıyorum. Yazıyorum, söylüyorum ama henüz evde:) Yazmayı seviyorum, bununla ilgili ilerisi için güzel hayallerim var. Dağ gibi biriken yazıları toparlamak yine dağ gibi bir zaman alabilir.  Tiyatro oyunumuzu hazırladık fakat bazı sebeplerden ertelemek zorunda kaldık, umarım yakın zamanda bununla da ilgili bir sohbet gerçekleştiririz.Hedefleriniz neler?Tiyatro ve sinemada daha aktif olmak istiyorum fakat zamana yeniliyorsunuz. İleride bir film çekmek istiyorum... Kısmet!TV ve Sinema sektörünü genç bir oyuncu olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?Bir var olup bir yok olduğunuz iş dengesi oturmamış ve oturmayacak bir sektör. Özellikle  Türkiye' de dizi sektörü yorucu ve yıpratıcı olabiliyor. Oyuncu, yönetmen ve yapımcı genelinde konuşuyorum. Daha zekice işlerin yapılabileceğini düşünüyorum, bazı projelerin toplum bakış açısını-düzeyini  aşağıya çektiğini görebiliyoruz. Sonra iş her zamanki  gibi 'seyirci bunu istiyor' a dönüyor ama bana göre hep yanlış bir bakış açısı oldu bu. Bininci bölümü yayınlanıp insan çürüten projelerden umarım uzak kalırım.Sizin gibi bu oyuncu olmak isteyen arkadaşlarınıza neler söylemek istersiniz?Kendilerini geliştirmelerini, çalışmaya devam etmelerini söyleyebilirim. Armut piş ağzıma düş olunca izlemekten zevk almıyor çünkü insan! Herkese bol şans!