Sahte Duisburglu’ya 50,- € kaptırdım


Sahte Duisburglu’ya 50,- € kaptırdım

Vatan hasretini, gurbette yaşayanlar bilir. İzin hayalleri aylar öncesinden başlar. Nerelere gidileceği, kimlerin ziyaret edileceğinin planları yapılır. Uçakla uçulacaksa biletler alınır, araba yoculuğu için gün belirlenir. Çocuklar artık uyuyacakları geceleri sayarlar. Araba yolculuğunun zevki ve aynı zamanda çilesi farklıdır. Son yıllarda yollarda yaşanan dolandırıcılık olaylarını tüm şikayetlere rağmen duymak ve yaşamak mümkün. Benzer olaylardan birini de arkadaşımız Murat Pehlivan yaşadı. İzin Pehlivan'ın yolculuğu ile ilgili izlenimini paylaşıyoruz.

  • ÜLKEME KAVUŞTUM

Okul tatilinin başlaması ile her yıl olduğu gibi bu yıl da izinciler yollara düşüp, ülkelerine, akrabalarına ve sevdiklerine kavuşmak için yollara düşüyorlar. Türkiye yolculuğumu sizlere aktarıp, tecrübelerimi paylaşmak istedim. Bu yıl geride kalan 8 Türkiye yolculuğumda olduğu gibi farklı bir rota ile Türkiye yolculuğuma başladım . Türkiye’ye girdim ve Tekirdağ Şarköy’de biraz istirahat ettikten sonra İstanbul, Kocaeli, Bursa, Bolu, Samsun, Trabzon Ordu, Rize, Artvin, Kars, Ardahan, Ahıska (Gürcistan) Ağrı, Van, Batman, Urfa, Gaziantep Mersin istikametlerini takip edip bayramı İzmir’de Annemin yanında geçirdikten ve biraz tatil yaptıktan sonra acı vatan Almanya`ya dönüş yapacağım.

  • ‘CÜZDANIMI KAYBETTİM!’

Bu yıl yol güzergâhında neler ile karşılaştım? Aslında her şey normal gidiyordu, Almanya`daki hafif trafik yoğunluğunun ardından endişelerin başladığı Macaristan`dan sonraki istikamete… Dikkat; dolandırıcılıkta yeni bir çığır Macaristan’ı atlattıktan sonra Sırbistan’da bir Duisburg plakalı ve lüks bir Mercedes beni otobanda dörtlüleri yakmış bir vaziyette durdurdu. Hemşeri olduğu içinde kendimi özellikle durmak zorunda hissettim. Cüzdanını kaybettiğini beş parasız kaldığını ve kendisine yardım etmemi rica etti. Bunun karşılığında üzerinde ki bütün takılarını kendisine rehin bırakacağını ve Duisburg`a geri döndüğünde aldığı paranın iki katını kendisine vereceğini ifade etti.

  • 50,- EURO DOLANDIRILDIM

Kendisinin iyi halli bir iş adamı olduğunu söyledi ve kartını uzattı. Şaşkınlığımı gizleyemedim o an ne yapacağımı da bilemedim. Eğer doğru ise diye düşündüm. Onun talep ettiği en ikiyiz €`yu vermedim ama 50 €'luk benzin parası (benzini bittiği için) bıraktım. Verdiği kartı aradığımda (Almanya hattı) bu kişinin cüzdan değil ama telefonu bir benzin istasyonunda unuttuğunu söyledi. Oysaki o kişi bana telefonunu bile verebileceğini söylemişti. Ayrıca verdiğim miktar karşılığında bana ufak bir yüzük uzattı. Bende o yüzüğün sahte olup olmamasından olayın anlaşılabileceğini sahte ise bunun dolandırıcılık olduğunun ortaya çıkacağını, aksi halde verdiği karttan onu bulup paramı alıp, yüzüğü geri verme imkânı olduğunun varsayımı ile kabul ettim. Olayı anlamak için yüzüğü kuyumcuya götürdüğümde (orijinal gibi duruyor) yüzüğün sahte olduğunu söyledi ve olay açıklığa kavuşmuş oldu.

  • ÇAYLAR ZEKİ ABİ’DE İÇİLİR

Makedonya`da Üsküplü Zeki Abi`nin Yeri Evet, Makedonya`ya girdikten sonra (güzergâhta sağ tarafta 4. benzin istasyonu) bir Türk`ün çalıştırdığı ve müdürlüğünü de Zeki Abi`nin (Seyfullah) yerini ziyaret edip, benzin aldıktan sonra Türk Çayı'nı içmelerini, yorgunluklarını attıktan sonra yola devam etmelerini tavsiye ediyorum. Zeki Abi tam bir misafirperver bir Üsküplü. Yunanistan`da gümrükçülerden grev gümrüklerin hiç birinde beklemeksizin ulaştığım Türkiye-Yunanistan`da İpsala sınır kapısında çalışan gümrük memurlarının grevi ile karşılaştık. Grevin sadece 1 günlük olduğunu söylediler. Onları bu sendikal haktan dolayı anlayabiliyordum. Bir saat grev yapıp, 10 dakika çalışan memurlar izincilere zor dakikalar yaşattılar. Dakikalar diyorum zira çok sakin ve hiç bir yığılımın olmadığı bir günde Türkiye`ye giriş yapıyorduk. Yoğun olduğu günlerde olsaydı bu grevde neler yaşanabileceğini tahmin edebiliyorum. Önümdeki 4 arabadan sonra ben yoluma devam ettim. Tahminim o 10 dakikada yaklaşık 50 arabanın işlemi bitmiş,(o gün) diğerleri yine bekliyorlardır. Bu grevde çok etkileneler ise kamyon ve TIR şoförleriydi. Onlara 24 saat boyunca hiç bir işlem yapılmayacak orada bekleyeceklerdi. Kendileri ile sohbet etme imkânı bulduğumuz, Mithat Bayrak, Ali Erman ve Muzaffer İlinko`da onlardan birkaçı… Onlarda bu sendikal hakkin anlaşılır ve kabul edilebilir olduğunu söylüyorlardı ama bunu başka bir yöntem ile ve ya kendilerini de en azından biz izinciler gibi 10 dakikada bir işlem yapılabileceğini ifade ettiler. Kendileri seanslı idiler zira arkada uyun kuyrukta meslektaşları tüm gün asfaltta güneş altında bekliyordu. Oysaki kendileri biraz önlerde ve tuvalet gibi ihtiyaçlarını rahat rahat görebiliyorlardı. Murat Pehlivan-Türkiye

Yorumlar

Yorum Gönder